Göz Kaybı Sonrası Orbitaya Yerleştirilen İmplantlarda Açılma veya Atılma: Tedavi Yaklaşımları ve Sonuçlar Onur KONUK, Feride AYLİN GÜN, Mehmet ÜNAL Özet Amaç: Göz kaybı sonrası orbita implantı yerleştirilmiş olgularda, implant açılması veya atılması sonucu hastalarda tespit edilen klinik bulgular ve tedavide uygulanan farklı cerrahi yaklaşımların sonuçlarını derleyerek sunmaktır. Gereç ve Yöntem: 1992-2010 tarihleri arasında implant açılması veya atılması nedeniyle başvuran 52 olgunun tıbbi kayıtları retrospektif olarak incelenerek gruplanmıştır. İmplantın önünde orta derecede implant açılması bulunan 4 olguya (%7) bukkal veya sert damaktan hazırlanan mukoza greftleri ile revizyon cerrahisi uygulanmıştır. Gözenekli olmayan implantı olup ileri implant açılması izlenen ve güdük sklera dokusu bulunan 10 olguda (%19,2) posterior sklerotomili çift skleral flepli soket revizyonu yapılmıştır. Gözenekli implantı olup ileri derecede implant açılması izlenen 14 olguda (%26,9) mevcut implant turlanarak dermis yağ grefti ile onarım uygulanmış, implant atılması olan olgularda ise; yeterli konjunktiva yüzeyi olan 20 olguda (%38,4) ikincil küre implantasyonu, konjunktiva yüzeyinde yetersizlik bulunan 4 olguda (%7) ise dermis yağ grefti ile soket onarımı uygulanmıştır. Hafif konjunktiva açıklığı olup, lokal damla ve oküler protez üzerinde yapılan biçim değişiklikleri ile tedavi edilebilen olgular değerlendirmeye alınmamıştır. Bulgular: Çalışmaya alınan 52 olgunun 28’inde implant açılması, 24’ünde implant atılması mevcuttu. 30 olguda gözenekli olmayan implant, 22 olguda gözenekli implant mevcuttu. Olgularda ilk cerrahilerinden ortalama 37,2±32,7 ay sonra implant açılması veya atılması tespit edilmişti. Gözenekli olmayan implantların 10’unda ileri açılma, 20’sinde atılma, gözenekli implantların 4’ünde orta derecede açılma, 14’ünde ileri derece açılma, 4’ünde atılma izlendi. Tedavi sonrası olgular ortalama 49,5±39,6 ay takip edildi. En sık görülen komplikasyon izlenen protez hareketlerindeki yetersizlikti. Bunu üst kapakta sulkus deformitesi, piyogenik granülom oluşumu, alt kapak gevşekliği, soket kontraksiyonu ve skatrisyel üst kapak entropiyonu izledi. Sonuç: Atılma veya açılma gösteren implantlarda uygulanacak soket revizyonları veya ikincil implantasyonlar ile tatminkar kozmetik ve fonksiyonel sonuçlar almak mümkündür. Anahtar Kelimeler: İmplant açılması, İmplant atılması, Çift skleral flepli evisserasyon, Dermis yağ grefti, İkincil küre implantasyonu Exposure and Extrusion of the Orbital Implants: Treatment Modalities and Results SUMMARY Aim: To evaluate the clinical findings, treatment modalities of orbital implant exposure and extrusion that was used for the management of anophthalmic socket. Material and Method: The medical records of 52 patients who were operated during 1992-2010 period for the management of implant exposure or extrusion were retrospectively evaluated. The cases demonstrating mild conjunctival dehiscence that were treated with local measures were excluded. Moderate implant exposure was treated with buccal or hard palate mucosal grafts. Severe exposure of non-porous implants after evisceration surgery was treated via double scleral flap with posterior sclerotomy technique. Exposure of porous implants was treated with dermis fat grafts. Implant extrusion was treated with secondary implantation or dermis fat grafts regarding the presence of adequate conjunctiva. Results: Of the 52 cases included to the study, 30 cases had non-porous, and 22 cases had porous implants, and 28 cases showed implant exposure and 24 cases showed implant extrusion. The mean time of implant exposure or extrusion was 37.2±32.7 months. In cases who had non-porous implants, 10 cases showed severe exposure, and 20 cases showed extrusion. In cases who had porous implants, moderate, severe exposure and extrusion was detected in 4, 14, and 4 cases, respectively. The mean follow-up period after revision surgery was 49.5±39.6 months. The most common complication was inadequate motility of the prosthesis, followed by upper eyelid sulcus deformity, pyogenic granuloma formation, lower eyelid laxity, socket contraction and cicatricial upper eyelid entropion. Conclusion: Satisfactory functional and cosmetic results can be achieved with socket revision and secondary implantation in cases demonstrating implant exposure and extrusion Key Words: Implant exposure, Implant extrusion, Double scleral flap and posterior sclerotomy, Dermis fat graft, Secondary sphere implantation
Göz Kaybı Sonrası Orbitaya Yerleştirilen İmplantlarda Açılma veya Atılma: Tedavi Yaklaşımları ve Sonuçlar Onur KONUK, Feride AYLİN GÜN, Mehmet ÜNAL
Geri Dön Yazdır Editörün Notu
Rolex Replica Watches Rolex Replica www.megaroelx.com swiss replica watches www.topwatchesmall.com
Mebas Medikal Bas?n Yay?n Ltd. ?ti. ? 2006 Her Hakk? Sakl?d?r. Design by YakamozDizayn