Obstrüktif Uyku Apne Sendromu Günümüzde Sistemik
Hipertansiyon için Tanımlanabilir Bir Risk Faktörüdür
Yrd.Doç.Dr. Neşe DURSUNOĞLU*, Yrd.Doç.Dr. Dursun DURSUNOĞLU**
*Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, Denizli.
**Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı, Denizli.
ÖZET
Obstrüktif uyku apne sendromu (OUAS); uyku sırasında üst hava yolunun sürekli olarak tekrarlayan tıkanmaları ile seyreden, erişkin popülasyonda; kadında %2 ve erkekte %4 oranlarında görülen bir tablodur. En sık rastlanan gece semptomu horlama, gündüz semptomu da gündüz aşırı uykululuk halidir. Tanıda altın standart polisomnografi (PSG)'dir. Nazal maske ile uygulanan continuous positive airway pressure (CPAP), hastalığın tedavisi ve komplikasyonlarının önlenmesinde en etkili yöntemdir. OUAS uzun dönemde kardiyovasküler komplikasyonlara neden olabilmektedir. Bunlar arasında sistemik hipertansiyon, pulmoner hipertansiyon, kalp yetersizliği, aritmi, inme ve miyokard infarktüsü sayılabilir. Tüm bu komplikasyonlar ise OUAS'nin morbidite ve mortalitesini artırmaktadır. Hipertansif popülasyonda OUAS prevelansının yüksek olduğu (%20-30) gösterilmiştir. Gece tansiyonu düşmeyen sistemik hipertansiyon grubunda, gece tansiyonu düşen sistemik hipertansiyon grubuna göre OUAS prevelansı çok daha yüksektir. Öte yandan, OUAS'li hastalarda, hastalığın şiddetiyle doğru orantılı olarak sistemik hipertansiyon gelişme riski de artmaktadır. OUAS'nin başarılı tedavisi ile gece ve gündüz kan basınçlarında gerilemenin sağlandığı gösterilmiştir. Günümüzde OUAS'nun artık sistemik hipertansiyon için bağımsız bir risk faktörü olduğu kabul edilmektedir ve OUAS ile sistemik hipertansiyon birlikteliğinin kardiyak morbidite ve mortaliteyi olumsuz yönde etkileyebileceği belirtilebilir. Sistemik hipertansiyonlu kişilerde antihipertansif tedaviye ek olarak, sıklıkla eşlik eden OUAS'nun da etkin tedavisi, kan basıncı regülasyonunun sağlanmasında faydalı olabilmektedir. Bu derlemede, OUAS ve hipertansiyon ile ilişkisi gözden geçirilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Obstrüktif uyku apne sendromu, Hipertansiyon, CPAP
SUMMARY
Nowadays Obstructive Sleep Apnea Syndrome is an Identifable Risk Factor for Systemic Hypertension
Obstructive sleep apnea syndrome (OSAS) is characterized by repetitive upper airway obstruction during sleep and it is commonly seen in the population, 4% in the men, 2% in the women. The most common nocturnal symptom is snoring while the most common day symtom is excessive daytime sleepiness. The gold standart in the diagnosis is polysomnography. Nasal continuous positive airway pressure (CPAP) is the most efficient therapy in the treatment and prevention of the disease. OSAS may cause cardiovascular complications in long term, and these are systemic hypertension, pulmonary hypertension, congestive heart failure, arrythmias, stroke and myocardial infarction. All these complications increase the morbidity and mortality of OSAS. Prevalence of OSAS is shown high (20-30%) in the hypertensive population. This prevalence is also higher in non-dipper hypertensive patients than the dipper-hypertensive group. However, the risk for systemic hypertension increases with the severity of OSAS. The effective therapy of OSAS provides the regulation of hypertension. OSAS is now recognised as an independent risk factor for hypertension, and relationship of OSAS and systemic hypertension may increase cardiac morbitidy and mortality. In additon to the medical treatment of hypertension, the effective therapy of OSAS may also provide the regulation of blood pressure. In this review, OSAS and its relationship to hypertension were reviewed.
Key Words: Obstructive sleep apnea syndrome, Hypertension, CPAP